17 Ekim 2012 Çarşamba

Dedikodu

Daha önce bloga yazdığım bir yazıda şirketteki dedikoducu bir yavşağa nasıl çaktığımdan bahsetmiştim. Gün geçmiyor ki insanlar yeni yeni orospu çocukluklarına girişmesin. Hoş geçen seferki gibi çakmadım, bu sefer bu arkadaş işinden oldu benim sayemde. Ekmeğine mani mi oldum, hayır. Böyle şerefsizliklerle kazanılan ekmeğe başka bir sıfat bulmak gerekir kanaatindeyim.

Çevresindeki herkes hakkında, istisnasız her şeyi söyleyebilmeyi kendinde hak gören; Bağcılar hattında çalışan bir minibüs şoförünün yıllar önce ağzımı açık bırakan "annesinin doğurmadığı sıçtığı insan" betimlemesini üzerine cuk oturacak şekilde giyen; 3-4 kişilik ortamda da 500 kişilik şirkette de bu huyunu bırakamayan; şerefsiz, adi ve bir o kadar da kancık insanlar.

Dedikodu yapmayı yaşam biçimi haline getirmiş olan siz sevgili orospu çocukları. Sizin geçmişinizi ayrı s.keyim, size inanıp sizi dinleyen malların beyinlerini de ayrı s.keyim.

Hiç yorum yok: