25 Mayıs 2012 Cuma

Kocabaş

Bir mal düşünün. Mal ötesi, bu konuda pir kabul edilebilecek, yeryüzündeki diğer mallara anektodlarıyla yol gösterebilecek kadar mal. Bazı hareketlerinden ötürü zeka geriliği olduğunu düşündüğüm bir adam bu. Şirketin kendisine verdiği telefon yerine, bir süre başka bir telefon kullanıyor kafasına göre. Daha sonra şirket telefonuna kartı geri takmak istediğinde sim kartın resimdekine benzeyen yuvasını yerinden çıkarıyor takmaya çalışırken de ters takıp telefonun anasını ağlatıyor. O ara bu gerizekalıya aynı telefondan veriyorum. Aradan 2-3 ay geçince bu yine bana gelip telefonun bozulduğunu söylüyor. Sim kart yuvası yerinden oynadığından bazen buna ulaşamıyorlarmış da gün içinde çok fazla arıyorlarmış. Malın önde gideni olup verdiğim telefonları kafasına göre bozan bir sığır da olsa beni tilt eden bu değil sevgili dostlar.

Verilen her telefonu kırdığı için burnunu sürtmesi gereken bu arkadaşa yaklaşık 10 gündür telefon vermiyorum. Geçen odamın önünden geçerken bana çok ciddi bir şekilde "Bak bana telefon vermedin en sonunda kavga edicem seninle" diyerek lafını söyleyip hemen kaçmaya yeltendi. Deparla yerimden kalktım. Karşıdaki elemanlar dalacağımı filan sanıp korkuyla bana baktı ki ben odamın kapısına gelip peşinden, "Eşşek bey, sana telefon vermiyorum, kavga ediyorsan et, birine şikayet edeceksen onu da et" dedim ve yüzüne boş boş bakmaya devam ettim. Bu gitti, on dakika sonra beni yöneticim çağırarak kime şikayet edeceksen et deyip demediğimi sordu. Ben de yöneticime "Eşşek beye son 4 ay içinde iki kez telefon verdim ikisinin de sim kart yuvalarını kırdı. Kendisi kafasına göre başka telefonlara şirket hattını takarak kullanıyor, kafasına göre de geri değiştirmeye çalıştığında telefonların aynı bölgesini bozuyor. Elimde telefon olmadığından hemen yeni telefon veremedim haliyle kendisine. bunu da bilmesine rağmen, telefonların sim kart yuvalarını kıran kendisi değilmiş gibi odamın kapısından bana 'Bak bana telefon vermedin en sonunda kavga edicem seninle' dediği için kendisine aynı üslupla cevap verdim Osman bey. Böylesi bir şey söyleyip sonra da size gelip mağdur edebiyatı yapması da gerçekten çok komik." dedim.

Yöneticimin bakışları Eşşek beye döndüğü anda ufağından öyle mal bir sırıtma geldi ki bizim malın suratına görmeliydiniz sevgili dostlar. Öyle bir fırça yedi ki ayakkabı olsa bu kadar parlardı, yöneticim de herhangi bir şekilde bir daha kullanıcı hatasından kaynaklanan telefon arızası olursa veya sim kart değişikliği vs yaparsa kendisine rapor etmemi ve masrafın 10 katının maaşından kesileceğini söyledi. (Gerçi bu biraz da blöfümsüydü sanırım ama neyse.) Olaydan iki gün sonra Eşşek bey odamdan kafasını uzatıp kibar bir şekilde "Kamil bey telefon olayında bir gelişme var mı" diye götüm götüm sordu. Ben de kaşlarımı yukarı kaldırarak cevap verdim, defolup gitti.

Çocuk sobaya elini sürerek yakmış ve o sobanın ebesini mikebileceğini görmüştü. İlla bu dilden anlıyorsan, benden iyi konuşanı bulamazsın götella seni.

Hiç yorum yok: